“Rejeneratif” kelimesi en son trend haline geldi. Olumlu ve güven verici görünmesini sağlamanın bir yolu olarak her şeyin üzerine yapıştırılan bir etiket olarak görmeye başladık. Gerçek bir ilerlemeyi garanti etmek için, yenilenebilir ekonomiyi destekleyen evrensel bir dizi ilkeye ve başarıyı ölçmenin standartlaştırılmış bir yoluna ihtiyacımız var. 

“Rejeneratif”, artık yeni “sürdürülebilir” mi? 

“Rejeneratif” kelimesinin kullanımı dünya çapında geçen yıl çevrimiçi haberlerde %43 ve sosyal medyada %282 arttı. Markalar ve şirketler tarafından çevresel zorluklara karşı olumlu yaklaşımlarını anlatmak için giderek daha fazla tercih edilen rejeneratif, mimariden modaya, çaya, seyahate, cilt bakımına ve hatta deriye kadar her şeye ekleniyor. 

Ama gerçekten ne anlama geliyor? Başlangıçta, bir tarım yaklaşımını tanımlamak için çoğunlukla kullanıldı. Rejeneratif tarım, bozulmuş toprakları ve tükenmiş yaban hayatı popülasyonlarını ve bitki türlerini eski haline getirirken gıda üretmekle ilgilidir. Bu bağlamda, “rejeneratif” kelimesinin kullanılması mantıklıdır, canlı ekosistemleri dengede tutmakla ilgilidir. Toprakta artan organik madde yüzdesi veya böcek sayısındaki artış gibi somut sonuçları ölçmek için metrikler mevcuttur. Değişimi takip edebiliriz. 

İnsan eliyle kurulan sistemlerde “yenileyici / rejeneratif” terimini kullandığımızda işler daha da zorlaşıyor. Yenileyici bir ekonomi neye benzer ve başarısını nasıl değerlendirebiliriz? Mevcut durumda, terim bu sorulara tutarlı ve anlamlı bir şekilde cevap verebilmek için çok havada kalıyor. 

Ekonomiyle birlikte kullanıldığında toparlanma, iyileşme ve iyileşme ile ilgili olan refah ekonomisi fikriyle birçok benzerlik taşır. Bununla birlikte, “refah” kelimesinin kullanımı çok daha fazla netlik sunar çünkü hem sağlıklı insanların hem de sağlıklı bir gezegenin ölçümünü mümkün kılan mevcut bir ölçüt grubu mevcuttur. 

Örneğin, Dünya Sağlık Örgütü ortalama yaşam süresi ve anne-çocuk ölüm oranları hakkında küresel rakamlar sağlar. Aynı şekilde, hayvanlar alemi için, Uluslararası Doğayı Koruma Birliği, nesli tükenme tehdidi altındaki vahşi yaşamın kırmızı listesini günceller. Bitki ve ağaç türleri sayıları da benzer şekilde izlenebilir; ‘rejeneratif’ tanımlayıcısının eşdeğeri yoktur. 

Gerçek bir ilerlemeyi garanti etmek için, yenilenebilir ekonomiyi destekleyen evrensel bir dizi ilkeye ve başarıyı ölçmenin standartlaştırılmış bir yoluna ihtiyacımız var. Aksi takdirde, “rejeneratif” sıfatı anlamını yitirecek ve hem greenwashing yapanlar hem de iklim inkarcıları tarafından sömürülen başka bir boş rozet haline gelecektir. 

İletişim alanında çalışanlar için bu, her zamanki gibi dil kullanımına dikkat etmek anlamına geliyor. “Sürdürülebilir” kelimesinin artık önemli veya alakalı olmadığına karar vermek kesinlikle doğru değil. Kelimenin anlamı oldukça kritiktir, ancak hem insanlar hem de gezegen için kapsayıcı ve dayanıklı bir gelecek inşa etmek söz konusu olduğunda, çoğu kişi sürdürülebilirliği yalnızca çevreyle uyumlu hale getirdiği için büyük ölçüde yanlış anlaşılmaktadır. 

Birleşmiş Milletler, sürdürülebilirliği ‘gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneğinden ödün vermeden bugünün ihtiyaçlarını karşılamak’ olarak tanımlıyor ve bunu doğal dünyamızın onarımı, yenilenmesi ve rejenerasyonu olmadan başaramayacağız. 

“Rejeneratif”in kulağa olumlu ve güven verici gelmenin bir yolu olarak herhangi bir şeye yapıştırılan bir etiket olmasına izin veremeyiz. ‘Sürdürülebilir’ ve ‘rejeneratif’ gibi kelimeleri kullanmak isteyenler, bunları her zaman gerçek içerik, düşünce ve etki ile birleştirmelidir. Kelimeler önemlidir ve neyi temsil ettikleri hepimiz için önemlidir.